
Üsküdar escort ara sokaklarında, yorgun adımlarla yürüyen bir kadın vardı: Ceylan. Henüz 24 yaşındaydı ama hayatın yükü omuzlarında seks yılların ağırlığını bırakmıştı. Yağmurun ince ince yağdığı bir sonbahar akşamı, selam vermeden geçen kalabalık arasında görünmez gibiydi. Saçları ıslanmış, makyajı akmış, gözlerindeyse hem utanç hem kararlılık vardı.
Ceylan, Mardin’in küçük bir köyünden gelmişti İstanbul’a. Henüz 17 yaşındayken, bir hayalin peşinden kaçmıştı. Ailesinin dayattığı evliliğe direnmiş, özgürlük arzusuyla Üsküdar escort sığınmıştı. Fakat İstanbul’un devasa binaları arasında özgürlük değil, yoksulluk ve yalnızlıkla milf karşılaşmıştı. Başlarda garsonluk yapmış, sonra temizlik işlerine girmiş, ama kirayı ödemek, karnını doyurmak giderek zorlaşmıştı.
Bir gece, çaresizliğin kıyısında tanıştığı biri ona “geçici bir çözüm” önerdi. O an bir dönüm noktasıydı. O gece verdiği karar, hayatını yıllarca belirleyecekti. Ceylan artık geceleri sokağa çıkıyor, gündüzleri seks gözlerden uzak bir pansiyon odasında uyuyordu. Hayat kadınıydı artık, ama içindeki kız çocuğu hâlâ bir gün kurtulacağına inanıyordu.
Zamanla Üsküdar onun hem sığınağı hem hapishanesi oldu. Harem Otogarı’nın yakınındaki çay ocaklarında oturur, hayalini kurduğu hayatı düşünürdü. İnsanlar onu yargılarken, kimse yaşadığı açlığı, üşüdüğü kış gecelerini ya da kandırıldığı ilk günü bilmezdi. Kalabalığın arasında tek başınaydı.
Bir gün, Validebağ Korusu’nda yürürken, gönüllü sosyal hizmet çalışanı olan bir kadınla tanıştı. Kadının sıcak sesi, yargılamayan gözleri ve uzattığı el Ceylan’ın içindeki umudu yeniden canlandırdı. Yardım teklifini kabul etti. Psikolojik destek aldı, bir sığınma evine yerleştirildi. Eğitim programlarına katıldı, sabırla geçmişini arkasında bırakmaya çalıştı.
Bugün Ceylan, bir kadın dayanışma merkezinde temizlik görevlisi olarak çalışıyor. Hâlâ zorluklarla boğuşuyor ama artık yalnız değil. Her sabah Üsküdar sokaklarından geçerken, başı dik yürüyor. Çünkü her adım, karanlıktan çıkıp aydınlığa attığı bir adımdır onun için.